Dolar 32,3397
%0.28
Euro 35,1220
%0
Altın 2.312,910
%1.55
Bist-100 9,08
%3.1

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°

LOBİCİLİK KONUSUNDA EKSİK MİYİZ?

Bu cüreti gösterebiliyor, katlettiği, 15 milyona yakın Kızılderili ve dünya genelinde üç günlük tarihinde 10 milyondan fazla insanı katleden bir devlet yapıyor bunu, sanki Hiroşima ve Nagazaki’ye insanlık suçu olan atom bombasını o atmamış gibi yapıyor üstelik. 

Çocukluğumuzdan beri hep dinleriz, medeniyetin beşiği Avrupa-ABD diye, hukuk adalet sisteminin en güzel işlediği ülkeler Avrupa ve ABD’dir diye, vardır ya toplumumuzda bu hayranlıkları besleyen ve “adamlar yapıyor abi” diyen abilerimiz ablalarımız aydınlarımız. Milliyetçiyim dediğinde faşist damgası yersin, Türklükten dem vurunca “amma da abarttın ha, Türkleri de biliyoruz” gibi laflarla batı hayranlığını önüne sererler. 

Bir milleti millet yapan ve varlığını ortaya koyan yegane unsur tarihidir. Tarihi olmayan bir toplumun medeniyeti de olmaz, adaleti de insanlığı da… 

Avrupa’nın bu günkü medeniliğe kavuşmasının tek sebebi Coğrafi keşiflerle başladıkları sömürücü zihniyettir. “Kanlı Elmas” diye bir film vardır, izleyenler bilirler, filmler gerçek hayattaki hikayelerin anlatımlarıdır. 

“Çorumlu Amir” diye bir fenomen var, Çadlı bir çocuğun Türkiye’ye üniversite okumak için gelmesi ve Çorum kültürüne hayran kalarak, kendini Çorumlu ilan etmesi üzerine sosyal medyada çektiği videolar. Çoğunlukla komedi üzerine videolar paylaşır, geçenlerde Çad’da bir video çekmiş onu gördüm. Soru şu; “Türkiye denince aklınıza ne geliyor” 10 kişiye sordu bu soruyu ve 9’u yardımlar dedi. Türkiye ya da Türk deyince Afrika’daki Çad diye bir ülkede akla gelen ilk şey yardım oluyor. Afrin’e giren Türk askerinin karşılanması geldi bir an aklıma, sonra da Türk askerinin Kosova’ya girdiği videoları hatırladım. 

15 Temmuz gecesi Kabe imamının duasını ve “ülkeme dua edersem ülkeme etmiş olurum ama Türkiye’ye dua edersem Tüm islâm âlemine etmiş olurum” diyen Bangladeşli’yi düşündüm. 

Jean-Poul Rox; kendisi Fransız dünyaca ünlü bir Türkolog. 40 yılını Yakutistan’dan Antalya yörüklerine kadar dolaşarak Türklerin içinde geçirmiş bir bilim insanı. Yanlış anlamayın, Türk tarihini ya da kültürünü Ziya Gökalp ya da Nihal Adsız’dan da okuyabilirsiniz ama dünyanın en faşist milletine mensup bir Fransız’dan okumak tarafsızlık anlamında ayrıca değerdir. Jean-Poul Rox’un Kabalcı yayınlarından çıkan “Türklerin Tarihi” kitabı vardı. Atasından utanan, “amma da abarttın ha Türkler’in de ne olduğunu biliyoruz” diyenler, ya da atalarının kim olduğunu örenmek isteyenler alsın okusunlar. Bu kitabın bir yerinde şöyle bir ifade geçer; “Türkler Faşizme en uzak millettir, çünkü gittikleri her yeri kalkındırmış, bir değer katmışlardır” der. Düşünün ki bu Türkolog 700 yıl dünyanın en büyük imparatorluğunu yani emperyal devletini yöneten Türkler için bunu söylüyor. 

Bu gün geldiğimiz noktada, bundan 105 yıl evvel bir millete soykırım yaptığımızı iddia eden bir bunak devlet ve başkanı çıkıyor ortaya, biz de oturmuş gece gündüz bu konuları tartışıyoruz. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın teklifi “ortak tarih kurumu kuralım, bu konuyu aydınlatalım” ifadesine bile yaklaşamadan, belgesi ispatı olmadan bir iddia ortaya atılıyor.  Sözde Soykırım yapıldıysa bu insanlar nereye gömüldü, Bosna’da onlarca toplu mezar çıktı, Erzurum dolaylarında Ermeni taşnak çetelerinin katlettiği Türklerin toplu mezarları çıktı da, Türklerin katlettiği Ermeni’lerin mezarları nerde? Bunca zamandır neden bulamadınız. ABD’den ekipler yollayım Suriye’de karış karış aradınız da bir tek cesede kemiğe ulaşamadınız hala neyin derdindesiniz? 

Bilim İspat ile Müspettir, bilim demek kanıt demektir. Hani her konuda aydın olan ABD ve Avrupa, bilimden neden bu kadar uzaksınız, sizi bilime davet eden Türkiye’ye neden cevap vermiyorsunuz? 

Ez cümle dostlar, bu hadise dünya üzerinde bir lobicilik hadisesidir. Bu durumda ABD başkanının ne söylediği değil, bizim Türk Devleti’nin bu lobiciliğe karşı ne yaptığıdır. Yunus Emre Enstitüsü, dünyanın 50 den fazla ülkesinde Türk Kültürü’nü ve Türk Dilini yayma amacı ile temsilcilik açmış ve Türk Devletinin bir nebze de olsa temsilciliğini yapmaktadır. Bu durumda asıl iş Yunus Emre Enstitüsü’ne düşmektedir.  

Düşman düşmanlığını yapar da biz yapacaklarımızı ne zaman yapacağız.  

[email protected]