Dolar 32,7007
%0.7
Euro 34,9095
%0.51
Altın 2.505,300
%0.84
Bist-100 9.525,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Player yükleniyor...

Reyhan Ulu Ekinci ile Pazar söyleşisi

  • İstanbul Gündemi
  • 31.01.2021 - 11:14

Reyhan merhabalar.. Bize oyunculuk serüveninden bahseder misin?

Müjdat Gezen Sanat Merkezi tiyatro bölümü mezunuyum. Okul bitince Tiyatro Kare, Ali Poyrazoğlu tiyatrosu ve Müjdat Gezen tiyatrolarında çalıştım.

En son oynadığın film, pandeminin azizliğine uğradı. Basın gösteriminde birlikte izledik. Bana göre yıllar sonra yapılan Hababam Sınıfı filmlerinin en başarılısı. Filmden bahseder misin?

Hababam Sınıfı Kıbrıs Yaz Oyunları filmimiz vizyona gireceği hafta maalesef pandemi nedeniyle sinemalar kapanınca izleyici ile buluşamadı. Umarım yakın zamanda sağlıklı günlere kavuşuruz. Filmimiz eğlenceli olduğu kadar, Hababam ruhuna selam niteliğinde. Çekimlerde çok güldük. Sevgili yönetmenim Doğacan Anafarta ile çok keyifli çalıştım.

Pandemiye değinmişken bu süreç seni nasıl etkiledi?

Pandemi beni herkes gibi çok etkiledi, çok bunalttı ev de vakit geçirmeyi sevmem sıkılırım en çok ev de olmak ve sinema, tiyatroların kapalı olması, tabii en önemlisi Emek harcadığımız işlerin yarım kalması. Sağlık olsun tabii bu uğurda çalışan tüm sağlık çalışanlarına minnettarız.

Tiyatro sahnelerinde de seni en son Safiye Ayla’yı canlandırdığın Şarkılar Seni Söyler’de seyrettik. Bu role nasıl hazırlandın? Neler hissettin?

Safiye Ayla’yı canlandırmak harikaydı ama çok heyecan yaşadım böyle büyük bir ismi nasıl taşıyacağım i düşündüm. Müjdat Gezen ustam dan teklif geldiğinde Sevgili Mahsun Kırmızıgül’ün Mucize 2 filminin çekimlerindeydim. Otel odasında sürekli röportajlarını ve konserlerini izledim.

Safiye Ayla’yı canlandırdığın zaman aldığın geri dönüşümleri de bize anlatır mısın?

İlk provada Safiye Ayla’nın orkestra şefi usta Sadun Aksüt de vardı. Sıram geldi, çıktım taklidi yaptım. Bitince salonda hiç ses çıkmadı. Bu, korkunç bir histir. Müjdat hocaya çekimler yoğun hocam, daha çok çalışacağım, gibi bir şeyler söyledim. Yine ses yok. Sahnenin ışığı gözümü alıyor,  merdivenden aşağı indim. Herkes ağlıyordu. Sadun Aksüt, kızım ne yaptın bana, sanki buradaydı, dedi ağlayarak. Salondan çıkarken yakaladım, sarıldım ustaya. Çalışmıştım ama böylesine bir tepkiyi beklemiyordum açıkçası.

MSM’de çok kıymetli hocalardan eğitim aldın. Bu okul hayatında neleri değiştirdi? Sana neler kattı?

MSM benim aşkım, sevdam.. Önünden geçerken hâlâ heyecanlanırım. Can hocalarım benim Savaş Dinçel, Müjdat Gezen, Mustafa Alabora, Aliye Uzunatağan, Engin Alkan, Şebnem Sönmez, Muzaffer Hiçdurmaz, Sumru Dinçel.. Nice harika öğretmenlerim oldu, bildiğim her şeyi onlara borçluyum, sadece oyunculukla ilgili değil, hayatla ilgili. İstanbul’daki tüm konservatuarlara misafir oldum. MSM’deki derslere girdikçe aradığım okulun burası olduğundan emin oldum ve yanılmadım.

En çok hangi tarz karakterler ilgini çekiyor? Oynamayı istediğin hangi roller var?

Kurtuluş Savaşı ile ilgili çekilecek filmde herhangi bir kadını canlandırmak isterim. O dönem beni hep ağlatır. Bir de aykırı bir anne rolü isterdim, tüm ezberlerin ötesinde, ona biçilmiş ve yüklenmiş kutsal anne rolünden memnun olmayan bir anne.

Bizim bu işlere başladığımız zamanlarla şimdiki zamanlar arasında ne gibi farklar var? Sence günümüzde mi bu işleri yapmak kolay yoksa o yıllarda mı daha kolaydı?

Okul döneminde oyuncu seçmeleri için genelde oyunculuk okuyan bize gelinirdi. Hatta önemli bir rol almıştım. Canım Savaş Dincel hocam, ben razı değilim, demişti. İyi ki öyle demiş. Oku kızım, bitince oynayacaksın zaten ama okul bir kere, diye söylemişti. Şimdi oyuncu için rekabet çok okullu ya da alaylı bu mesleğe gönül vermişlerin dışında başka meslek gruplarından gelen tanıdığı olan, güzel veya yakışıklı olan, yetenekten önce ilişkilerle yürüyen bir sistem var artık. Tabii bir de sosyal medyadan gelenler var. Ben sadece bakıyorum, izliyorum oynuyor mu diye çünkü iyi veya kötü oynuyor demek karmaşık. Bir başkası da beni beğenmez ama oynayamıyor inanamıyorum hâlâ kameranın karşısında. Şimdi teknik olarak ve çalışma şartlarımız daha iyi, prodüksiyonlar çok iyiye gidiyor. Yaptığımız işin en acı yanı ben oldukça fazla projede yer aldım ancak o kadar yetenekli oyuncular mezun oluyor, iş imkânı bulamıyorlar. Bu çok üzücü.

Teşekkür ederim.

Ben teşekkür ediyorum.

 

Hande Yöremen - İstanbul Gündemi

 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.