Dolar 32,5748
%0.11
Euro 34,9835
%0.44
Altın 2.428,570
%0.22
Bist-100 9.722,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Player yükleniyor...

İFADER BAŞKANI ORÇUN ŞEKERCİOĞLU, FAALİYETLERİNİ VE HEDEFLERİNİ ANLATTI

  • İstanbul Gündemi
  • 19.09.2020 - 20:27

İnsani Fikir Akıncıları Derneği Başkanı ve aynı zamanda da AK Parti Ümraniye Belediye Meclis Üyesi olan Orçun Şekercioğlu ile hem derneğin faaliyetleri hem de gündeme dair konular hakkında konuştuk. Sorularımızı içtenlikle yanıtlayan Şekercioğlu, Sivil Toplum Kuruluşları’nın zor ve anlamlı görevler üstlendiğini, kimseye bağımlı kalmadan yollarında yürüdüklerini ifade etti.

 

‘DARBEYE HAYIR DİYEREK BAŞLADIK’

 

İnsani Fikir Akıncıları Derneği’nin kuruluş öyküsünü anlatan Şekercioğlu,” İFADER, 2010 yılında Genç Ümraniyeliler Platformu olarak 26 maddelik sivil anayasa değişikliği adına, Türkiye’nin darbe anayasasından kurtulmasına destek vermek istedik. Arkadaşlarımla birlikte genç Ümraniyeliler Platformu’nu kurup ‘Ümraniyeli gençler referandumda evet diyor’ isimli bir kampanya başlattık. Ve anayasa değişikliğine neden evet denilmesi gerektiğini anlattık. Müthiş bir motivasyon oluştu. 2020’nin sonuna yaklaştığımız bu günlerde 10 yıl sonra İnsani Fikir Akıncıları Derneği olarak son 5 yıldır platform hüviyetinden kurtularak dernekleşmiş bir yapı olduk. Hem ana komisyonu olan hem gençlik kolları olan hem de engelli komisyonu olan bir yapıdır İFADER. İçerisinde hem profesörlerin hem de işçi kardeşlerimizin, her kesimden insanların bulunduğu bir yapı oldu. Rabbimize hamdolsun son 5 yıldır bu binada meşru zeminde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bunu neden söyledim; bu noktada hem yüksek tahsile hem de düşük tahsile sahip insanlarla, aslında toplumun ortalamasını yakaladığımız bir yapıyla İFADER’i devam ettiriyoruz. Her kesiminden, her eğitim grubundan ve tüm demografik yapıdan kişilerle toplumun ortalamasını yakaladık” dedi.

 

‘ZULÜM COĞRAFYASINDA FAALİYET GÖSTERİYORUZ’

 

Derneğin yardım faaliyetleri hakkında bilgi veren Şekercioğlu, “Suriye ve Filistin Gazze’de RUAT Vakfı ile ortak çalışmalar yürütüyoruz. Kudüs’te Kudüs Muhafızı Raid Salah’ın ekibiyle insani yardım çalışmaları yürütüyoruz. Özellikle 2011’deki savaş sonrası Suriye’nin Türkmen Dağı başta olmak üzere Halep’te, Selahaddin Mahallesinde, Bayırbucak Bölgesi’nde ve Kürt Dağı Bölgesi’ndeki zulüm coğrafyasında insani yardım çalışmalarımız devam ediyor. Kardeş vakıflarımız ile o coğrafyada faaliyetler yürütürken İstanbul’da da ümmet olma bilinciyle ilgili çalışmalar yapıyoruz. Tarihi ve aktüel birçok başlıkta konusunda uzman isimlerle toplumumuzu da söyleşi ve konferanslar ile bir araya getiriyoruz. Özellikle Ramazan ve Kurban bayramlarında ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza yardım çalışmalarımız var. Yetim ve öksüz çocukların bayramlarda giydirilmelerinden, evlere erzak ulaştırılmasına, kimi zaman fatura ödemelerine kimi zaman da kira yardımlarına kadar vatandaşlarımıza ulaşmaya gayret ediyoruz” şeklinde konuştu.

 

‘DOĞRU BİLDİĞİMİZİ HALKIMIZLA PAYLAŞIYORUZ’

 

İFADER’İN 300’ün üzerinde üyesi olduğunu belirten Orçun Şekercioğlu, “Toplumun sorunları ile ilgili fotoğraf sergileri kimi zaman da basın bildirileri ve mitingler organize ediyoruz, katılımlar gösteriyoruz. Yüzlerce gönüllüsü, 300’ün üzerinde üyesi olan bir derneğiz. 2013’teki Mısır darbesi, İsrail tarafından Filistin’in bombalanması sonrası yayınladığımız basın bildirisi, Doğu Türkistan’daki soydaşlarımıza yapılan zulümlere ve katliama yönelik fotoğraf sergisi, İslam coğrafyası ile ilgili konusunda uzman isimlerin toplumumuzla buluşturulması, konusunda uzman isimlerle Türk ekonomisinin ve sanayi gelişiminin konuşulması, Milli savunma sanayiinden tutun Türkiye’nin teknoloji hamlelerinin ne olduğuna kadar konusunda uzman isimlerle toplumumuzun merak ettiği, sormak istediği ve cevap bulabildiği birçok konferans düzenlemek nasip oldu. Bir sivil toplum kuruluşu olarak kimi zaman hükümet temsilcilerini, muhalefet temsilcilerini, siyasi olmayan ama konusunda uzman isimleri halkımız ile bir araya getirdik. Bu programların tamamında kendi yorumumuzu da katarak doğru bildiğimiz konularda yönlendirme de yaparak İFADER’i toplumumuzla buluşturuyoruz” diye konuştu.

 

Derneğin pandemi sürecindeki faaliyetlerinden de bahseden Şekercioğlu, “Anadolu yakasındaki Vefa Destek Grupları’na destek verdik. 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olan vatandaşlarımıza ulaştık ve ihtiyaçlarını giderdik. Kendilerini bu süreçte yalnız hissetmemeleri ve devletimizin yükünü bir nebze de olsa hafifletmek adına destek verdik. Bunun yanında süreçte işsizlik ve maddi problemler yaşamış vatandaşlarımıza bağışçılarımızla yardım ettik. Aynı zamanda devletimizin pandemi sürecinde almış olduğu önlemlerin uygulanmasında sahada halkımıza destek verdik” dedi.

 

‘İNANDIK, İNANDIRDIK VE SÜRÜKLEDİK’

 

Derneğin kuruluşundan bu güne kadar geçen 10 yılda karşılaştıkları zorluklara da değinen Şekercioğlu “İFADER’den önce Ümraniye Gençlik Platformu’nu kurmayı arkadaşlarımızla beraber kararlaştırdık. Biz gönüllü olarak bu işi organize ettik. Darbe anayasasından kurtulmalıyız, bunu milletimize anlatmalıyız dedik. Motivasyon dolu bir çalışma yürüdü. 5 yıl platform, 5 yılda meşru dernek olarak devam ediyoruz. Kurucu başkanlığa ben talip oldum. Bir işe liderlik etmeniz için talip olmanız lazım. Birilerinin ittirmesiyle önder olamazsınız. Önder, inandığı idealleri olan kişidir. Bu yeterli olmayabilir. İdeallerine insanları inandırmak ve arkandan sürüklemek de liderliğin gerektirdiği bir vasıftır. Dünyayı okuyan, hakkaniyet çerçevesinde halkla buluşan ve mazlumlara yardım eli uzatan ete kemiğe bürünmüş bir STK kurmak istedik. Özetle, inandık, inandırdık ve sürükledik diyebilirim” ifadelerini kullandı.

 

‘KİMSENİN ARKA BAHÇESİNDE BULUNMADIK’

 

Şekercioğlu şöyle devam etti: “Bu süreçte bizim isteğimizin bir heves olduğunu, maddi manevi zorluklarla karşılaşacağımızı söyleyenler oldu. STK maddi yardım yapan bir kurumdur. Yardım alan bir kurum değildir. Bıkacağımızı, vazgeçeceğimizi, faaliyet üretemeyeceğimizi söyleyenler oldu. Kamu kuruluşlarına sırtımızı dayamazsak, birileri tarafından finanse edilmezsek bu işlerin yürütülmeyeceği gibi birçok safsatayla boğuştuk. Fakat hiçbir kamu kuruluşunun, siyasi partinin, cemaatin, tarikatın tekelinde veya arka bahçesinde olmadık. Kendi ayakları üzerinde duran bir derneğiz. Kimse bizi finanse edemez. Doğrularımızı ve yanlışlarımızı istişare meclisimizde belirler, ortaya koyarız. İFADER her şeye ve başarılı olmamızı istemeyen herkese rağmen ayakta kalmıştır ve devam edecektir.”

 

‘İNSANLARI TANIYORUM, UMUT TACİRLİĞİ YAPMIYORUM’

 

Uzun zamandır siyasetin de içinde olduğunu ve bu sayede adeta insan sarrafı olduğu belirten Şekercioğlu, “Derneğimize kişisel menfaatleri, işi, kariyeri ve daha çok kazanç peşinde olan kişilerden için sayısız girişim oldu. Biz bunları tespit ettik ama yüzlerine vurmadık. Kazanmaya gayret ettik. Bu işten palazlanmak yerine katkı sağlamaya teşvik ettik. Birçoğundan fayda sağladık. Bazıları umduklarını bulamadıkları için ayrıldı. 18 yıldır siyasi bir geçmişim olduğu için artık insanları tanıyabiliyorum. İnsanın olduğu yerde problem de vardır. Neticede insan bu, günaha meyilli. Problemleri de olgunlukla aşıyoruz. Benim burada günlük ziyaretçi sayım oldukça fazla. Kiminin meşru talepleri var kiminin değil. Bazılarına gücümüz yetiyor, bazılarına yetmiyor. Ama evetin de hayırın da bir uslubu vardır. Kimseyi kırmadan söylerim ve umut tacirliği yapmam. Ben AK Parti Ümraniye Belediye Meclis Üyesiyim. Ama başta temsil ettiğim AK Parti olmak üzere hiçbir siyasi parti ile organik, direkt bir temasımız ve duruşumuz yoktur. Kendi doğrularımızı istişare heyetimiz ile belirleriz. Bu konudaki tavrımız da nettir” dedi.

 

‘LÜTFEN İDARE EDİN, ÜMMET YANIYOR!’

 

İFADER Başkanı Orçun Şekercioğlu, geçmişte yaşadığı bazı anılarını da paylaştı: “2013’te Mısır’daki darbe sonrası ‘Darbecilerin karşısında, Mısır halkının yanındayız’ diye Ümraniye Meydanı’nda bir miting yaptık. ‘Ümmet için ümmet bir araya’ sloganıyla yaptık bunu. Bütün arkadaşlarım meydanın büyük olduğunu, yeteri kadar kalabalık toplayamayacağımızı daha küçük bir alan tercih etmemiz gerektiğini söylemişti. Ben de aksini iddia etmiştim. 35 bin kişi geldi o mitinge. Kaymakam Bey’den basın bildirisi diye izin almıştık. Kaymakam Bey beni aradı, ‘Basın bildirisi dedin, devasa kalabalıkla miting yapıyorsun. Buna göre önlem almadık’ dedi. Ben de kendisine ‘Kaymakam Bey lütfen idare edin, ümmet yanıyor’ diye cevap vermiştim. O mitingi unutamam. Arkadaşlarımın itirazlarına rağmen ben inanmıştım, Allah bizi mahcup etmedi” diye konuştu.

 

‘SÖZ AĞIZDAN BİR KERE ÇIKAR’

 

Dernek çatısı altında bazen olumsuz anlar da yaşadıklarını belirten Şekercioğlu “Kafalarındaki menfi düşünceleri bulamayan insanların, büyük sözler söylemelerine rağmen o sözleri yutup gitmelerine ciddi anlamda üzüldüm. Bazen insan, söylediğinin hatırına da iş yapmak zorunda kalır. Söz ağızdan çıkmıştır. Hz. Ali’nin deyişiyle ‘Söz ağızdan çıkana kadar sizin esirinizdir. Ağızdan çıktıktan sonra onun esiri olursunuz’… Böyle üzücü olaylar da yaşadık” dedi.

 

‘ÜÇ PROJE İLE GELİYORUZ’

 

Rutin faaliyetlerin dışında üç ana başlıkta çalışma yapacaklarını belirten Şekercioğlu projelerini anlattı: “Bunların birincisi kitap kritikleri. Dünya ve Türk edebiyatının klasikleri arasına girmiş kamuya mal olmuş eserleri, programımıza dahil olan vatandaşlarımızla haftalık periyotlarla okuyup, burada, dernek binamızda kritik günleri yapmak ve kitap özetlerini almak. Amacımız insanlarımızın genel kültür seviyesini biraz yukarı taşımak. Hazırlıklarımızı yaptık, kütüphanemizi hazırladık. Pandemi sürecinin hafiflemesini bekliyoruz.

 

İkinci olarak teknoloji bağımlılığı üzerine konferanslar düzenleyeceğiz. Bunu daha önce Bilge Soyak Ortaokulu’nda düzenlemiştik. Teknoloji bağımlığı nedir, evlatlarımızın eline vermiş olduğumuz tablet bilgisayarlar, telefonlar ve internet çağı dediğimiz bu yeni dönemde nasıl bir zehirle, hipnoz yöntemiyle karşı karşıya kaldığımızı, bununla nasıl mücadele edeceğimizi anlatan bir çalışma başlattık. Bilge Soyak’taki velilerden çok olumlu dönüşler aldık. Ümraniye’de Çakmak Fatih İlkokulu, TOKİ Madenler İlkokulu, Kocatepe Şehit Yasemin Tekin İlköğretim Okulu’nda, Sancaktepe ve Çekmeköy’de de Milli Eğitim’in belirleyeceği okullarda konferanslarımızı yapacağız.

 

Üçüncü konumuz da tarih okumaları başlatıyoruz. Hazırlığımızı yaptık. Konusunda uzman hocamız Osman Azman Bey’den rica ettik. Türk tarihini mercek altına alacağız. Biliyorsunuz Cumhurbaşkanlığı Forsumuz’da 17’nci devlet Türkiye Cumhuriyeti. Peki kim bu diğer 16 Türk devleti? Tarihimiz nerede başladı, neler oldu, devletler neler yaptılar, nasıl çöktüler? Oğuz Kağan, Bumin Kağan kimlerdir? Türk tarihinde en başa dönüyoruz. Tarihte iki yüzün üzerinde Türk devleti olduğu söyleniyor. Bizler büyük devletlerimizi saydığımız için 17 tane biliyoruz. Bunları mercek altına alacağız. Bir yıllık bir program.

 

İFADER gibi kaç tane dernek var? Kimisi sadece yardımla, kimisi de sadece fikirle uğraşır. Bazıları da tabela derneğidir. Hem yardım hem fikirle uğraşan ve somut faaliyetlerle gelen çok az sayıda dernek vardır. Dolayısı ile tabela derneği dediğimiz oluşumlar kendini lağvetmeli ve STK’lar kimsenin arka bahçesi olmak için kurulmamalıdır. Ayrıca dernekler kurulduğu hüviyetini korumalıdır. Çünkü toplumun, her şeye rağmen doğruyu söyleyen, hakkaniyetli yapılara ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Hele hele özellikle internet trol çetelerinin had safhada olduğu, insanları çok kolay namussuzlukla, hainlikle suçlayabildiği böyle bir dönemde… ‘Benim gibi düşünmeyen haindir’ meselesi Türkiye’nin bana göre çözmesi gereken, kronikleşmeye giden yarasıdır. STK’ların amacı kamu düzenini bozmaya çalışan argümanların ortadan kaldırılmasıdır”

 

 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.