Başkan Kurşun’dan sert sözler ‘Sözünü tutmayan Sarıyer Belediye Başkanı’na mı güveneceğiz?’

İlçe binasında gerçekleşen kahvaltı programının ardından yapılan basın açıklamasına; Sarıyer Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili ve İBB Meclisi AK Parti Üyesi Hüseyin Coşgun, İBB ve Sarıyer Belediye Meclisi Üyesi Saim Kadıoğlu ile Sarıyer Belediye Meclisi AK Parti üyeleri katıldı.

Halil İbrahim Kurşun’un açıklamaları şu şekilde:

“İBB mülkiyetinde olan Pınar Mahallesi ve Rumelihisarı Mahallesi’nde toplamda 318 bin metrekareyi bulan, Pınar Mahallesi’nde; 93 Ada 1 parselde 102 bin 579 metrekare, 983 Ada 59 parselde 215 bin 464 metrekare, Rumelihisarı Mahallesi 976 Ada 1 parselde 93 bin 531 metrekare arazinin satışı gündeme getirildi. Fakat altlığı olmayan şekilde gündeme getirilmesi hususunda arkadaşlarımızla üzerinde çalıştık. Burada AK Parti Sarıyer İlçe Başkanlığı ve meclis üyesi arkadaşlarımızla yaptığımız istişareler neticesinde aldığımız kararı sizlerle paylaşmak istiyoruz.

“AK Parti Sarıyer Teşkilatı’nın çözüm önerisini paylaşıyoruz”

“Sarıyer’in en önemli problemlerinden bir tanesi mülkiyettir. Her ilçenin kendine has problemleri var. Fakat Sarıyer’de gerek Boğaziçi öngörünüm, gerekse farklı nedenlerden dolayı farklı mahallelerde birçok sorunlar ortaya çıkıyor. Pınar ve Rumelihisarı Mahalleleri’ndeki arazilerin tamamına yakını İBB’ye ait. Yarım asrı aşmış ve kangren haline gelmiş bu sorunun çözümü noktasında AK Parti Sarıyer Teşkilatı’nın çözüm önerisini ve ortaya koyduğu iradeyi Sarıyerliler ile paylaşıyoruz. Mülkiyet hakkı en temel insan haklarından biridir. Bizler de bu sorunların olduğu mahallelerde oturuyoruz. Benim de, Grup Başkanvekilimiz Hüseyin Coşgun’un da birçok akrabası Pınar Mahallesi’nde ikamet ediyor. Başka yerde oturup da bu mahallelerin sorunlarını konuşmuyoruz. Sarıyerli hemşerilerimizle birlikte yaşıyoruz.”

“Sarıyer’den yola çıkarak Türkiye genelinde örnek olan yapı kayıt belgesi imkanı ortaya çıkmıştı”

“Mülkiyet sorununun çözülmesini ziyadesiyle isteyen bizleriz. Bununla ilgili başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere, bizlerden önce görev yapan ilçe başkanlarımızın yoğun çalışmasıyla Sarıyer’in tamamında ve Sarıyer’den yola çıkarak Türkiye genelinde örnek olan yapı kayıt belgesi imkanı ortaya çıkmıştı. Cumhurbaşkanımız, vatandaşlarımıza yapı kayıt belgesi almanın önünü açtı. Üzerinde yaşamış oldukları arazi İBB veya hazine arazisi olabilir. Buradaki vatandaşlarımızın büyük bölümü bu belgeyi aldı. Yapı kayıt belgesi çok önemliydi.”

“Şükrü Genç de bu belgeyi aldı”

“Fakat aynı dönemde Şükrü Genç ve arkadaşları mahalle mahalle gezerek bu belgenin hukuki geçerliliğinin olmadığını ve bunun değersiz belge olduğunu ifade ettiler. Halbuki bu belgenin ne kadar kıymetli olduğunu vatandaşlarımız anlamış durumda. Hatta son gün Rumelihisarı Mahallesi’nde ikamet eden Şükrü Genç de bu belgeyi aldı. Daha sonra yapı kayıt belgesinin iptali için Sarıyer’de de bir dönem belediye başkan yardımcılığı yapan ve şuan CHP İstanbul Milletvekili olan Gökan Zeybek ve milletvekili arkadaşları Anayasa Mahkemesi’ne giderek dava açtılar. Dava neticesinde Sarıyer Boğaziçi öngörünümde bulunan ve yapı kayıt belgesi alan vatandaşlarımızın belgeleri iptal edildi.”

“Emlak rayiç bedeli üzerinden satış gerçekleştirirse AK Parti olarak destek vereceğiz”

“Satışı gündemde olan, mülkiyeti İBB’ye ait olan bu arazilerle ilgili yaptığımız istişareler neticesinde bir düşünceye hakim olduk. İBB bu arazileri vatandaşlarımıza satsınlar ama emlak rayiç bedeli yani sokak rayiç bedeli üzerinden satarlarsa yetki veririz. Aksi takdirde Rumelihisarı ve Pınar Mahallelerinde oturan vatandaşlarımızın bu tapuyu alabilme imkanları olmayacak. Mahallelerde halkımızla toplantılar düzenledik. Onların isteği ve arzusu doğrultusunda alabilecekleri bir fiyattan satışların gerçekleşmesi konusunda fikir birliğine vardık. Şayet İBB Başkanı burayı emlak rayiç bedeli üzerinden satış gerçekleştirirse AK Parti olarak destek vereceğiz.”

“Birilerine peşkeş çekmek için mücadele edenlere fırsat tanımayacağız”

“İşin özü şudur; Biz Rumelihisarı ve Pınar Mahallesi’nde ikamet eden vatandaşlarımızın burada kalmalarını arzu ediyoruz. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve CHP yönetimi, halkımızın burada kalmalarını istemiyor. Biz buna asla geçit vermeyeceğiz. AK Parti Sarıyer Teşkilatı olarak meclis üyesi arkadaşlarımızla bu mahallede yaşayan hemşehrilerimizin gönderilmelerine fırsat tanımayacağız. Şeref sözü verenler, 13 yıldır belediye başkanı olup da her seçim dönemi öncesi vaatler veren ve sözünü tutmayan Sarıyer Belediye Başkanı’na mı güveneceğiz? Şeref sözü verip de yerine getirmeyen İBB Başkanı’na mı güveneceğiz? Buraları birilerine peşkeş çekmek için mücadele edenlere fırsat tanımayacağız. Bunun için ne gerekiyorsa yapacağız.”

AK Parti Grup Başkanvekili Hüseyin Coşgun:

“Bu işin 1. muhatabı İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu konuyla alakalı seçim öncesi verdiği vaatleri bir kenara bırakmış durumda. Bunları İBB ve Sarıyer Belediye Meclisi’nde birçok kez dile getirdik. Fakat resmi ağızlardan cevapları alamadık. Ekrem İmamoğlu’nun havada kalan sözlerine alışkınız ama 03.03.2019 tarihinde Sarıyer’e verdiği bu sözü şerefiyle imza altına almıştı. Bu sözü diğer sözlerinden Sarıyer özelinde ayıran bir sözdür. Kafamızda soru işaretleri var ve bunlar hala giderilmedi. Sarıyer Belediye Başkanı da bu şeref sözünü verdiği belgeyi imzaladı. Fakat Şükrü Genç’in konuyla alakalı cevabı ‘Ben bu sözü sohbet ortamında söyledim’ oldu. Adeta topu taca attı. 2009 yılından beri mülkiyet konusunda Şükrü Genç’in kafa karıştırma klasiğini yaşamaya devam ediyoruz. Bu mahalledeki vatandaşlarımızın arazileri sokak rayiç bedeli üzerinden alıl alamayacağını da sorduk. İBB Meclisi CHP Grup Başkanvekili Doğan Subaşı da ‘Ben alabilir derim ama bu temenniden öteye geçemez. Çünkü hukuki bir karar değil’ dedi. Ne Ekrem İmamoğlu ne Şükrü Genç ne de Doğan Subaşı bu şeref sözünün arkasında durmuyorlar.”

“Şükrü Genç ‘3 ayda tapu’ vaadiyle geldi ama bu söz havada kaldı”

“Pınar Mahallesi’nde sadece satış yetkisiyle İBB’ye havale edilmesi konusu var. Rumelihisarı Mahallesi’nde ise satış/takas ve devir/hasılat paylaşım yetkisi isteniyor. Bu da 3. şahıslara satışla ilgili şüphelerimizi artırıyor. Hukuk komisyonunun 3. şahıslarla ilgili sorusuna evet veya hayır cevabı da verilmedi. İBB, tapu tahsisle Kağıthane’de sokak rayiç bedeli bin lira olan bir yeri 11 bin TL’ye satarken, Sarıyer’de bu şeref sözünü vermelerinin nedeni de budur. Çünkü emsal teşkil eden diğer ilçelerde net rakamlar var. AK Parti olarak çözüm metodumuz halkımızın isteğidir. İmza atmak, söz vermek kolaydır ama söz tutmak zordur. Ekrem İmamoğlu’nun verdiği şeref sözü gereği 2981 kapsamında sokak rayiç bedeli üzerinden satış yapmasını bekliyoruz. Burada asıl hedef mülkiyet sorununun çözümü değil, ‘AK Parti hayır der, biz de mağdur edebiyatı yaparız’ düşüncesidir. 2009 yılında Şükrü Genç ‘3 ayda tapu’ vaadiyle geldi ama bu söz havada kaldı.”

“Şükrü Genç ‘siz buradan gidin’ demek istiyor”

“Şükrü Genç, 2009 yılında aday olduğu zaman ‘bize oy vermezseniz AK Parti sizi buradan gönderecek’ algısı yapmıştı. Aslında Şükrü Genç Rumelihisarı Mahallesi ve Pınar Mahallesi halkını bütüncül parsellerle tapulandırarak ‘siz buradan gidin’ demek istiyor. Bunu ifade etmekten çekiniyor.”

İBB ve Sarıyer Belediye Meclisi AK Parti Üyesi Saim Kadıoğlu:

“Bugün burada olmamızın nedeni Sarıyer’de yer alan İBB parsellerinin satışıyla ilgili bir dosya. Pınar Mahallesi’nde yaklaşık 310 dönümden ve üzerinde yaşayan 2 bin vatandaşımızdan bahsediyoruz. Diğer mahallemiz olan Rumelihisarı’nda da 95 dönümlük bir alanı kapsıyor. Burada da yaklaşık bin kişi ikamet ediyor. Şükrü Genç vatandaşa ‘Biz bu parseldeki tapuları size emlak rayiç bedeli üzerinden satacağız’ diye bir iddiada bulunuyor ve vatandaşımızı ümitlendiriyor. Fakat bu söz kendisiyle alakalı değil. Çünkü mal sahibi kendisi değil. Bu parseller İBB’ye ait. Size ait olmayan yerle ilgili başkasına söz veriyorsunuz. Bu yasal olarak doğru değil.”

“Burada 3. şahıslarla ilgili bir satış yetkisi var”

“Meclis’e gelen Rumelihisarı ve Pınar Mahalleleri’ndeki İBB parsellerinin satışıyla ilgili bir talep yazısı var. İBB Başkanı bu mahallelerde satışın yanı sıra takas, devir/hasılat paylaşım yetkisi istiyor. Yazının içeriğinde İmar Kanunu’nun geçici 16. Maddesine göre satış ibaresi var. Yani yapı kayıt belgesine göre satış... Diğer bir husus 2981 ile satış, yani tapu tahsis belgesine göre... Sonuncusu da açık ihale yöntemiyle satış... Burada 3. şahıslarla ilgili bir satış yetkisi var. Çünkü açık ihale var.”

“Vatandaşlarımızın Sarıyer’den gitme durumu ortaya çıkacak”

“Bu mahallelerde ikamet eden vatandaşlarımız bu parseli alma imkanı var mı? Aldıkta sonra buraya ev yapma imkanı var mı? Yoksa satış sonrası buradaki hisseleri başkaları tarafından alınmasına yönelik alternatif çözümler var mı? Biz bunları irdeliyoruz. Bunlarla ilgili Emlak İstimlak Daire Başkanlığı’na yazı yazıp, sorularımızı sorduk. Fakat sorularımızın cevabını alamadık. İstinye Mahallesi’nde bir vatandaşımız hissesini inşaat firmasına sattı. Daha sonra dava açtı ve oradaki tüm hisseleri topladı. Biz bunu yaşadık. Bu işlemin sonucunda orada oturan vatandaşlarımızın Sarıyer’den gitme durumu ortaya çıkacak.”

“Burada bir samimiyet göremiyoruz”

“Ayazağa Mahallesi’nde 40 vatandaşımıza satışla alakalı satış yetkisi verdik. Fakat 2 yıldır bu satış olmadı. Oradaki vatandaşlarımıza çok yüksek fiyatlar söylenerek, parselleri almaları engelleniyor. İmar Kanunu’nun 16. Maddesine göre satış deniyor. AK Parti hükümeti tarafından bu kanun çıkarıldı. Sarıyer en fazla yapı kayıt belgesi alan ilçelerden bir tanesidir. Ancak Şükrü Genç kanun çıktıktan sonra mahalle mahalle gezerek bu kanunu kötüledi. Şimdi de bu belgelere göre satış talep ediliyor. 2981 kapsamında tapu tahsise göre satış yetkisi... Bu kanun Turgut Özal zamanında çıktı. Fakat bu kanun 185 SHP’li milletvekili dava açarak iptal edilmişti. Şimdi ise iptal ettirdiğiniz bir kanun çerçevesinde verilen belgeye dayanarak satış yetkisi isteniyor. Burada bir samimiyet göremiyoruz. Siyasi bir manevra gibi gözüküyor.”

Yavuz Topal-İstanbul Gündemi