Dolar 32,3791
%0.19
Euro 35,0153
%-0.14
Altın 2.325,780
%0.23
Bist-100 9,10
%0.19

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Player yükleniyor...

SEMPOZYUMUN KONUSU ENGELLİLERE SUNULAN HİZMETLER

  • İstanbul Gündemi
  • 23.05.2015 - 00:48

Sarıyer Belediyesi'nin, Koç Üniversitesi işbirliği ile hayata geçirdiği ve İstanbul Kalkınma Ajansı, Kalkınma Bakanlığı ve Boğaziçi Engelliler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin destek verdiği, Engelli Çocuk ve Ailelerine Destek Merkezi (EÇADEM) tarafından düzenlenen EÇADEM Sempozyumu'nun ikinci gününde engellilere ve ailelerine sunulan hizmetlere yer verildi.

Engelli Çocuk ve Ailesine Sunulan Eğitim Hizmetler

Yaşar Kemal Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen program, Sarıyer TV tarafından hazırlanan, EÇADEM'de eğitim gören engellilerin ve ailelerinin hayatındaki değişiklikleri anlattıkları video gösterimiyle başladı ve ilk panel Moderatörlüğünü Koç Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu'nda Öğretim Görevlisi olan Prof. Ayşe Ferda Ocakcı'nın yaptığı Engelli Çocuk ve Ailesine Sunulan Eğitim Hizmetleri oldu. Panelistlerden Rehber öğretmen İlham Khalilov, Kağıthane RAM Müdürü Metin Onur ve Şehit Üstteğmen Ali Büyükdicle Engelli Okulu ve İş Eğitimi Merkezi Müdürü Handan Taşdemir, engelli ailelerin katıldığı sempozyumda kendi alanlarında uzman oldukları konularda önemli bilgiler verdi.

Türkiye'de Engelli Eğitimi

Türkiye'de engelli eğitimini anlatan ilk panelist İlham Kalilov, İlköğretim ve Ortaöğretim Kurumlarını anlatan konuşmasına diğer ülkelerden örnekler vererek devam etti. Türkiye'de engelli çocuğun, engel türüne ve derecesine göre çeşitli şekillerde eğitim alabileceğini söyleyen Kalilov, uzmanlar tarafından yapılan değerlendirmeyle hafif veya hafif-orta düzeyde engeli olan ve normal okulda eğitim alabilecek çocuklar, diğer yaşıtlarıyla aynı okulda kaynaştırma eğitimine veya özel eğitim sınıfına yönlendirilirken, engeli orta veya orta-ağır düzeyde ise çocuk açısından daha faydalı olacaksa ilgili özel eğitim sınıfı ya da eğitim okuluna kayıt olabileceklerini anlattı.

Özel Eğitim Merkezleri'nin Engelliler İçin Önemi

Daha önce bir çok toplantıya katıldığını fakat EÇADEM Sempozyumu'nu çok anlamlı bulduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Kağıthane RAM Müdürü Metin Onur, özel eğitim kurumlarını ele aldı. Özel eğitim hizmetlerinin verildiği yerlerden biri özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri olduğunu katılımcılara anlatan Onur, ‘'Eğitimin temel sorunun entelektüel sınırlılıktır'' diyerek özel eğitim gerektiren bireylerin engellilik halinin ortadan kaldırılmasını ya da etkilerinin en az seviyeye indirilerek yeteneklerinin en üst seviyeye çıkarılmasını yani yaşam becerilerinin gelişmesi için özel eğitim merkezlerinin öneminden bahsetti.

'Engelli Bireyleri Topluma Kazandırmanın En Önemli Yolu Onları İş Sahibi Yapmaktır''

Engellilerde Meslek Eğitim konusunu anlatan Şehit Üstteğmen Ali Büyükdicle Engelli Okulu ve İş Eğitimi Merkezi Müdürü Handan Taşdemir ise, bireylerin yaşamlarını devam ettirebilmeleri için bir işe sahip olmak zorunda olduğunu söyledi ve tüm toplum için gerekli olan bu durum özellikle engelliler için daha da önemli olduğu belirtti. Taşdemir; ‘'Engelli bireyleri topluma kazandırmanın en önemli yolu onları eğitmek ve bir iş sahibi yapmaktır‘' diyerek bu konuda yerel yönetimlerin rolünün azımsanamaz olduğunu dile getirdi ve Sarıyer Belediyesi'nde de bunun en güzel örneği olduğunu söyledi.

Panel sonunda katılımcılar teşekkür belgesini, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Eğitim, Rehabilitasyon ve Sosyal Hayata Katılım Daire Başkanı Elçin Er'in elinden aldılar.

Toplumun engelli algısı”

EÇADEM tarafından düzenlenen sempozyumda Yeditepe Üniversitesi'nden Prof. Dr. Akide Gürsoy, Toplumsal Damgalama” başlığı altında toplumda oluşan algılara değindi. Gürsoy, sunum eşliğinde yaptığı konuşmasında, Damgalamak esasında olumsuz bir imaj olarak akla geliyor. Engellilik dediğimizde aile, akraba, çevre, sivil toplum kuruluşları, diğer kurumlar, devlet ve toplum dediğimiz sarmalın merkezinde engelli olarak düşündüğümüz birey var. Hiçbiri birbirinden kopuk değil. Her biri, bir diğerini son derece etkiliyor. Bütün bu kişilerin, kurumların karşılıklı birbirlerine duyduğu algı önemlidir. Algı son derece önemlidir. Bir şeyi nasıl algıladığımız, o konunun gerçeği ile çok farklı olabilir” dedi. İnsanın kendi algısının önemli olduğuna değinen Gürsoy, içinde yaşadığımız toplumun değerleri, toplumun bakış açısının bunu belirlediğini ifade etti.

STK'lar, yerel yönetimler ve üniversitelerin işbirliği

Bu yıl ilki düzenlenen EÇADEM Sempozyumu'nda düzenlenen panelde sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler ve üniversiteler arasında kurulacak işbirliği ile engellilere yapılacak yardımların artacağına dikkat çekildi. Engelli Çocuk ve Ailesine Sunulan Toplumsal Hizmetler konulu panelin modaretörlüğünü yapan Sarıyer Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürü Nüvit Demircan, Engellilere hizmet götürürken en önemli nokta, engellilerin kendine olan güvenlerinin sağlanması, düş kırıklıkları ile mücadele ile yaşamak ve toplumda ki sosyal yaşama katılmasına yardımcı olmaktır. Merkezi yönetimler, yerel yönetimler, sivil toplumlar ve üniversiteler olarak engellilere yardım götürebilecek kurumlar olarak sayabiliriz” dedi.

STK'lar olarak kanayan yaraya pansuman olmak için varız”

Anne karnında yapılan tespitler sonrasında engelli bebekleri doğumundan itibaren izlediklerinin altını çizen Bezmialem Vakıf Üniversitesi Doç. Dr. Nihan Özaras, engelli çocukların ve ailelerine sunulan hizmetler konusunda üniversitelere düşen görevleri anlattı. İstanbul Engelliler Merkezi (İSEM) Müdürü Yeliz Yıldız Kökenek ise yerel yönetimler olarak engelli vatandaşlara sundukları hizmetlerden bahsettiği panele STK'ları temsilen konuşmacı olarak katılan İZEV Başkanı Berti Erbeş, sivil toplum örgütünün görevinin sivil denetim ve gözlemleme olduğunu belirtti. Erbeş, Toplumun eğitilmesi gerekiyor. Toplumda ki her ferdin bir şekilde engellilere yönelik faaliyetlerde, etkinliklerde yer alması ve sorumluluk bilincini taşıması gerekiyor. Gönlümüzden geçen bir şekilde belediyemizle, Milli Eğitim Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile daimi iletişim içinde olmak, engelli davasına ilişkin istihdamın bulunmaktır. İnsanları bir şekilde engelli konusunda seferber etmemiz, ilgi duymalarını sağlamamız gerekiyor. Sivil toplum kuruluşları kanayan yaraya pansuman olmak için varız” şeklinde konuştu.

Yaptığı sunumla toplum algısına dikkat çeken Prof. Dr. Akide Gürsoy'a, toplumsal hizmetler konusunda konuşma yapan Kökenek, Özaras, Erbeş ve Demircan'a teşekkür belgelerini Prof. Dr. Ferda Ocakçı verdi.

Sanat ve Engelli Çocuk

Engelli ailelerine önemli bilgilerin verildiği sempozyumun ikinci oturumunda Yeni Yüzyıl Üniversitesi Yard. Doç Dr. Nevin Acar,  ‘'Sanat ve Engelli Çocuk'' isimli konferans gerçekleştirdi. Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç'in de katıldığı konferansta konuşan Acar; ‘'Sanatla çalışabilmek ayrı bir uzmanlık alanıdır, kendine özgü yöntemleri vardır'' dedi.

Sanatın, içsel dünyada neler olup bittiğini anlamak açısından psikoterapi alanına girdiğini anlatan Yard. Doç. Dr. Nevin Acar, ‘Sanat terapisinin hasta ile terapist arasında geçiş alanı olduğunu ve nesneleri ve yaşantıları yaratma şansı sağladığının altını çizen Acar, sanatın somutlaşan yaşantının işlenebilirliğini attırdığını söyledi.

Engelli Çocuk Ailesi Olmak

İki gün süren sempozyumun son konukları engelli aileleri oldu. Duygusal ve akılsal seslenişleriyle tüm salona  duygulu anlar yaşatan aileler, yönetimini EÇADEM Müdürü Güler Başaran ve Yeni Yüzyıl Üniversitesi Yard.Doç.Dr. Nevin Eracar'ın yaptığı Engelli Çocuk ve Ailesi Olmak adlı panelde konuşarak yaşadıkları zorlukları anlattılar.

Panelde, İlk sözü zihinsel engelli olan Tuğba Damla Varol'un annesi Binnur Berkman aldı. Eğitimci bir anne olarak çalışan anne sorunlarını anlatan Berkman, ‘'Çocuklar kaliteli zamanlarını eğitim kurumlarında geçiriyor. Engellilerin eğitim sisteminde geliştirici çalışmalar yapılmalıdır'' dedi.

Konuşmasında Barış Oktay'ı anlatan baba Süleyman Oktay ise, engelli çocuk babası olarak duygularını salondakilerle paylaştı. Oğlu Barış'ın eğitim hayatını anlatırken zaman zaman duygusal anlar yaşayan Oktay,  eğitimci olarak 20 yaşındaki Barış'ı anlatan konuşmasına ‘'En değerli varlıklarımız evlatlarımız'' diyerek başladı.  Barış'ın doğumundan sonra ilk haberi aldıklarda dünyalarının başına yıkıldığını söyleyen baba Süleyman Oktay, ‘'Çocuklarımıza engelli bireylerle iletişim kurmasını öğretmeliyiz. Barış'a en büyük destek arkadaşları oldu. Barış bize sabrı, azmi ve mutlu olmayı öğretti'' dedi ve engelli çocuklarda eğitime önem verilmesinin üstünde durdu.

Engelli Çocuk Ailesi olmak adlı panelde katılımcıları yaptığı duygusal konuşmasıyla oldukça etkileyen Doğancan Demir'in ablası Melisa Demir ise engelli çocuk kardeşi olmayı, duygularını ve kardeşini nasıl algıladığını paylaştı.

Soru ve cevaplardan sonra panel başkanları teşekkür belgelerini Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç'ten aldı.

‘'Sorunlarınız yetki alanımız dışında olsa bile, mutlaka çözüm önerileriyle bize getirin, birlikte çalışalım''

EÇADEM'e katkı sunan tüm kuruluşlara teşekkür ederek konuşmasına başlayan Başkan Genç; ‘'Bu durumu yaşayan bilir. Yöneticiler olarak yapmamız gereken sorumluluklar var. Sadece sokakta yürüyen insanı değil, her kesim düşünülmedir. Olmazsa olmazlar var her yerde şunu belirtiyorum; eğitim kurumlarının tüm lojistik desteklerinin mutlaka yerel yönetimlere bırakılması gerekiyor. Sivil toplum kuruluşları ve en önemlisi aileler sorunlarınızı yetki alanımız dışında olsa bile mutlaka çözüm önerileriyle bize getirin, birlikte çalışalım. Birlikte yeni yeni yapılanmaların oluşmasına olanak sağlayalım, yapıları zorlayalım. Biz huzuru temin etmek için çalışıyoruz, hedefimiz toplum içinde huzur ve barıştır.  Toplumumuzun bir yanı çökmüşse, çöken tarafını ayağa kaldırmadan o toplumda huzuru sağlayamayız. Çalışmalarımızın bu yönde oluşması gerekiyor. Bu sempozyumun sonunda çok önemli bir sonuç raporu çıkarmamız gerekiyor ve öneriler çok önemli.  Raporun belirli mercilere gönderilmesi lazım, siz çok doğru bir iş yapıyorsunuz.  Yaşamda engellerin kaldırılması anlamında çaba ve uğraşı içinde olan ve kendi yaşamından büyük kesiti onlara veren herkese gönülden teşekkür ederim.  O insanların yaptığı iyiliğin hiçbir şekilde karşılığı yoktur'' diye konuştu.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.