EBRU ÜÇKARDEŞ: “ENGELLİLERİN ÖTEKİLEŞTİRİLMESİ BENİ ÇOK ÜZÜYOR”

Özel eğitime muhtaç çocuklar ESER’de eğitim alıp sosyal beceriler kazanırken, aileleri de çocukları için her türlü fedakarlığı yapıyor. Şişli’den gelip ESER’de eğitim gören 25 yaşındaki Arda ve annesi de onlardan biri...

2015 yılından bu yana Eyüpsultan Piyer Loti’de eğitimler veren ESER’de hayatını engelli çocuklarına adamış ailelerin başarılarına, yaşam mücadelelerine ve onların zorluklarla dolu hayat hikayelerine tanık olabilirsiniz. Bugüne kadar birçok özel eğitim kurumuna giden Arda Üçkardeş de mutluluğu ESER’de buldu. Hayatını tek çocuğu Arda’ya adayan 55 yaşındaki Ebru Üçkardeş, oğlundaki rahatsızlığı ilk kez 1.5 yaşındayken fark etmiş. O zaman otizmli olduğunu bilmediğini hatta bu hastalığı hiç duymadığını belirten Ebru Üçkardeş, “Otizm o dönem ülkemizde de çok bilinmiyordu. İyi bir gözlemci olduğum için çocuğumdaki rahatsızlığı erken fark ettim ve ona göre bir yol çizmeye çalıştık. Bütün alternatif yolları, tedavi metodlarını denedik.” dedi.

ÜÇKARDEŞ: “ENGELLİLER VEBALI DEĞİL”

Çok zorlu süreçlerden geçtiklerini, yaş ilerledikçe sosyal iletişim bozukluğunun arttığını, engellilerin ötekileştirilmesinin kendileri ve çocuğu için çok üzücü olduğunu söyleyen anne Ebru Üçkardeş şöyle devam ediyor: “Ülkemizde engellilerin sorunlarıyla geçmişte bilinmeyen birçok şey vardı. Farkındalık yoktu. Şu anda biraz düzelme olmasına karşın yine çok fazla sorun yaşanıyor. Herkes bu konunun önemini biliyor ancak bu, davranışlara yansımıyor. Engellilerin ötekileştirilmesi beni çok üzüyor. Engelliler vebalı değil. Engellilik bulaşıcı bir hastalık değil. Herkesin hakkı olduğu kadar engelli çocukların da hakkı var. Ama otizmlileri engelliler bile kendi aralarında ayırıyorlar. O da beni ayrıca çok üzüyor.”

“SEVGİ EN BELİRLEYİCİ ÖZELLİK”

Ebru Üçkardeş,oğlu Arda’yı yedi yıl önce yine Eyüpsultan Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri bünyesinde faaliyet gösteren Şeker Hayat’a getirmiş. Burada eğitimlerin kaliteli ve hocaların sevgi dolu olması onu ESER’e yönlendirmiş. Üç yıldır ESER’de eğitimlere katılan Arda derslerini severek ve isteyerek takip ediyor. Annesi Ebru Hanım da oğlunun aldığı eğitimden ve daha fazla sosyalleşmesinden dolayı oldukça memnun. Ebru Hanım ESER’den memnuniyetini şu sözlerle ifade ediyor: “En alt birimden en üst birime kadar beni en çok cezbeden sevgi oldu. Süslü yapılar beni ilgilendirmiyor. Sevgiyle verilen eğitim bana göre çok daha başarılı oluyor. Burada çalışanlar çok sevgi dolular. Şişli’den buraya özellikle gelmemin nedeni buradakilerin sevgi dolu olması. Oğlumun mutlu olması her şeyden önemli. Benim gözlemim buraya gelen hiçbir çocuk korkarak gelmiyor. Biz büyükler belki birbirimize rol yapabiliriz ama bizim çocuklarımız çok yalın. Ben buraya gelirken velileri değil çocukları inceledim. Çocuk korkuyor mu, çocuk korkuyorsa burada bir korku var demektir. Ama bakıyorum çocuklarımız çok mutlu geliyor. Benim için yeterli bir kriter bu. Özel eğitimden insanlar bile bana soru soruyor ben de ESER’i gönül rahatlığıyla önerebiliyorum. Haftanın bir günü ESER’e gelen Arda hem müzik dersine hem de spor dersine katılarak fiziksel aktivitelerde bulunuyor.

“AİLELER KAPANMASINLAR, YILMASINLAR HAYAT BİR MÜCADELE”

Engelli arkadaşlarıma ve ailelerine tavsiyem kapanmasınlar, yılmasınlar. Hayat bir mücadele, engel olduğu için değil. Hayatın her alanında mücadele var. Herkes bir kere mücadele ederken biz beş kere mücadele edeceğiz. Aramızdaki fark bu. Kimse evine kapanmasın okullar açılıyor. İyi yerler var. Hocalarla iş birliği içinde olurlarsa daha iyi şeyler yapılıyor. Tıpkı bizim burada yaptığımız gibi.Zaman zaman engelli gruplar birbirimizi ayırıyoruz. Halbuki engel hepimizin engeli. Birbirimize şans tanımalıyız. Birbirimize destek olmalıyız.”